ahmet özkan hoca
Zaman gibi kesin ve kesici ol,zira "belki" diyerek işi ihtimale havale etme,belki deyip altını doldurmamak en büyük tehlikedir. "umarım ki" deyip gevşek konuşma,bu en büyük hastalıktır.
Eh olabilir,belki diye yuvarlak konuşma! Konuşursan doyur, az ve öz konuş, dinleyince de dinlemenin hakkını ver,ikide bir konuşanın sözünü kesme.
Azimli kararlı ve ayakları yere basan biri
olarak işini sağlam yap.
İmam-ı Şafii r.a şöyle buyuruyor : Tasavvuf ehli ile oturup kalktım ve onlardan üç şey öğrendim,
Vakit bir kılıç gibidir sen onu faydalı şeylerle değerlendirip kesmezsen o seni keser,elinden çıkar gider.
Nefis süt emen bir çocuk gibidir, sen o çocuğu oyalamazsan o seni oyalar, zamanında onu sütten kesmezsen, büyüyünceye kadar süt emer ve seni rahatsız eder, nefsi de terbiye etmişsen her yerde her zaman her yaşta senden zararlı şeyler ister.
Yokluk kurtuluştur, kendini hiç gör ve mütevazi ol ki kurtulasın.
Ebu Nuaym'in naklettiği bir rivayet de şöyledir : Allah'a en sevimli kullar muttaki ve hallerini gizleyenlerdir, bunlar kaybolduklarında aranmazlar, toplumda olduklarında da tanınmazlar, bunlar hidayet'in öncüleri ve ilmin kandilleridir. Keşf-ul Hafa.1/53
Bunlar yerde meçhul gökte meşhur olan gönül erleridir, yerde meşhur olup gökte tanınmıyor veya adı hayırla anılmıyorsa bunların Yüce Allah'ın yanında kıymetleri yoktur.
Eh olabilir, belki, umarım,gibi sözler kıyamet gününde sahiplerine fayda vermeyeceğini ve onların derin üzüntüsüne, bazılarının ebedi azabına muncer olacağını söyleyebiliriz.
Bu kısa yazımızı bir ayeti kerime ve kısa izahı ile bitirelim :
"Artık ona inandık" diyecekler,;ama (dünyaya) bu kadar uzak bir yerden ( kurtarıcı bir imana) kavuşmak ne mümkün! Sebe' Suresi: 52. Âyet.
Ayeti kerime dünyadaki iman fırsatını kaçıran gayrimüslimlerin ahiretteki hasretinden bahsediyor, ahirete intikal ettikten sonra imanı nasıl elde etsinler, küfürden tövbe etmenin imkanı da kalmadı. Bu, dünyada iken onlar için büyük bir fırsat idi ve fakat kaçırdılar,ahirete intikal edince imanı nerede bulacaklar, halbuki ahiret dünyadan çok uzak kalmış hatta dünya diye birşey kalmamıştır.
İnananların bir kısmı ise, daha değişik bir hasret duyacak ve dünyada yüce Allah'a manen yaklaşmak için yapabildikleri iyi amelleri yapmadıkları ve günahları terketmedikleri için nedamet duyacaklardır
Allah'ım! Bizi ve bütün müminleri riya'dan, gösterişten, şirkten, küfr'ün her çeşidinden ve âhirette pişman olmaktan muhafaza eyle.Amin.
Not: dünkü yazının 5. dörtlüğünün ilk satırında sehven Allah'ın tapanlar yazılmış doğrusu Allah'a tapanlar olacak.
Ahmet ÖZKAN
Emekli Müftü