Faiz yükünde rekor artış

Büyük bölümünde faizin baskılandığı ocak-ağustos döneminde, devlet iç ve dış borçlara günde ortalama 1 milyar 646 milyon 503 bin 343,77 lira faiz ödedi.

Yaşanan büyük depremlerin kamuya ağır maliyet yüklediği ve seçim yılı olması nedeniyle mali disiplinin gevşediği bu yılın ilk sekiz ayında, bütçeden en çarpıcı gelişme faiz cephesinde yaşandı. İç ve dış borçlara yapılan faiz ödemeleri, kaydettiği hızlı büyüme ile personel giderleri, mal ve hizmet alımları ve cari transferlere fark attı.

2024-2026 dönemini kapsayan yeni Orta Vadeli Program (OVP), izleyen üç yılda da kamunun faiz yükünün katlanarak büyümeye devam edeceğini, vergi gelirinde rekor artış hedeflenmesine rağmen, vergi gelirlerinin faize giden bölümünün yüzde 20’yi aşacağını gösteriyor.

 Faiz dışı bütçe harcamalarının geçen yılın eş dönemine göre yüzde 91 büyüdüğü ocak-ağustos döneminde devletin iç-dış borçlar için yaptığı faiz ödemelerinin toplam tutarı yüzde 130 oranında artarak 400 milyar lirayı aştı. Devletin günde ortalama 1 milyar 646 milyon 503 bin 343,77 TL faiz ödediği 243 günlük dönemde faize giden toplam para 400 milyar 100 milyon 312 bin 535,83 TL oldu. Sekiz aydaki toplam bütçe harcamasının yaklaşık yüzde 12’sini faiz ödemeleri oluşturdu. Bu dönemde toplanan tüm vergilerin yüzde 15,4’ü faiz ödemesine gitti.

Sekiz ayda 400,1 milyar liraya ulaşan faiz ödemelerinin 233,6 milyar lira ile en büyük bölümü iç borçlar, bunun da 230,1 milyarı tahviller için yapıldı. İç borç faiz ödemeleri geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 136,1 arttı. Bu dönemde dış borçlar için yapılan faiz ödemeleri ise yüzde 66 artışla 84,7 milyar lira oldu. Ayrıca iskontolu ve kısa vadeli nakit işlemlere ait faiz gideri 46,7 milyar, kira sertifikası giderleri 29,4 milyar, türev ürün giderleri de 5,7 milyar lira oldu.

Bu yıl aylar itibarıyla ocakta 21,4 milyar, şubatta 34,2 milyar, martta 45,1 milyar, nisanda 34,5 milyar lira olan toplam faiz ödemesi, mayıs ayında 102,7 milyar lira ile aylık bazda tüm zamanların rekorunu kırdı. Haziranda 37,4 milyar, temmuzda 37,7 milyar lira faiz ödenirken, ağustosta 87,1 milyar lira ile ikinci en yüksek düzey görüldü.

 Faiz ödemelerinin belli aylarda ve dönemsel olarak yüksek hacimlere ulaşmasında, özellikle bankaların elindeki vadesi gelen enflasyona endeksli tahviller için Hazine’nin yaptığı geri ödemeler etkili oldu. Bankaların son dönemde yüksek kâr elde etmelerinde de etkili olan, ellerindeki enflasyona endeksli tahvillere yönelik geri ödemeler özellikle mayıs ve ağustos aylarında iç borç faiz ödemelerini rekor düzeylere taşıdı. Mayısta rekor düzeye ulaşan toplam faiz ödemesinin 86,7 milyarı, ağustostaki yüksek tutarlı ödemenin de 58,1 milyar liralık bölümünü iç borç faiz ödemeleri oluşturdu.

 Öte yandan, ‘ekonomiyi rasyonel zemine çekme’ hedefi ile göreve başlayan yeni ekonomi yönetimince hazırlanan ve gerçekçi bulunan yeni OVP’de yer alan projeksiyonlar, kamuda faiz sarmalının önümüzdeki yıllarda katlanarak büyüyeceğini gösteriyor. Buna göre geçen yılın tümünde yüzde 13,2 olan, bu yılın tümünde yüzde 15,1 olması beklenen faiz ödemelerinin vergi gelirlerine oranı 2026’da yüzde 20’yi aşacak.

2022’de 310,9 milyar lira ile bütçenin yüzde 10,6’sını oluşturan faiz ödemeleri, vergi gelirlerinin yüzde 13,2’sini yutmuştu. OVP’de 2023’ün tamamında faiz ödemelerinin 646,1 milyar lira ile bütçe harcamalarının yüzde 9,8’i, vergi gelirlerinin ise yüzde 15,1’i düzeyinde kalacağı tahmin edildi. Bu tahminler, ilk sekiz aydaki gerçekleşmelerin altında bulunuyor.

 

Üç yıllık OVP dönemine ilişkin öngörüler ise faiz yükünde büyümeye işaret ediyor. Faiz ödemelerinin 2024’te 1 trilyon 254 milyar liraya ulaşarak bu yıl için tahmin edilen hacmin iki katına ulaşacağı bekleniyor. 2025’te 1 trilyon 809,2 milyar, 2026’da ise 2 trilyon 294,8 milyar liralık faiz ödemesi öngörülüyor.

OVP’de öngörülen bütçe büyüklük hedeflerine göre bu yılın tümünde yüzde 10’un altında beklenen faiz ödemelerinin toplam bütçe giderleri içindeki payı 2026’da yüzde 15,5’e yükselecek. Bu yıl 15,1 olarak tahmin edilen faiz ödemelerinin vergi gelirlerine oranı 2026’da yüzde 20,2’yi bulacak. Yıllar itibarıyla katlanarak büyümesi öngörülen vergi gelirlerinin üç yılda 28,3 trilyona ulaşması hedeflenirken, aynı dönemde 5,4 trilyon lira ile bunun beşte biri kadar faiz ödemesi yapılacak.