“Savaşsalar da Türkler ve Macarlar kadim dosttur”

Konya Aydınlar Ocağının düzenlediği Selçuklu Salı Sohbetlerinde bu hafta emekli Kurmay Albay, Tarihçi Av. Muzaffer Şen, Macaristan tarihi ve Türkler konusunu anlattı. Tarih boyunca pek çok defa savaşan Macarlar ve Türklerin aynı zamanda kadim dost olduklarını anlatan Şen, “Macarlar ve Türkler tarih sahnesine çıktığından beri sürekli etkileşim içinde oldular” dedi. Programın ikinci bölümünde; Âşık Ahmet Poyrazoğlu âşıklık geleneği ile ilgili bilgiler verirken okuduğu deyiş ve türkülerle geceye renk kattı.
İl Halk Kütüphanesindeki programın açılış konuşmasını yapan Konya Aydınlar Ocağı Başkanı Dr. Mustafa Güçlü batı da Macarlar, doğu da Oğuzların Hazar Hanedanlığının temsilcisi olduklarını belirterek “Bin sene sonra başlayan Haçlı akınlar bizi Mohaç’ta karşı karşıya getirdi. Pek çok defa sava alanında karşı karşıya geldiğimiz Macarlarla aramızda son yıllarda çok iyi gelişmelerin olduğunu görüyoruz. İnşallah böyle devam eder” dedi.
Daha sonra kürsüye gelen Kurmay Albay, Tarihçi Av. Muzaffer Şen, Macaristan da Askeri Ataşe olarak görev yaptığını kaydederek başladığı konuşmasında “Macarlar tarihte çoğu zaman birlikle birlikte hareket etmişlerdir. Ama aramızda çok çetin savalar da olmuştur. Bu yüzden, (Hiç bir şehit Mohaç kadar acı olamaz) diye bir söz vardır. Birbirimizle savaşmışız; fakat başkası Macarlara düşmanlık ilan etmişse biz Macarları desteklemişiz. Osmanlı’nın yardıma ihtiyacı olduğunda da ilk gelen, aralarındaki eski husumete bakmadan Macarlar olmuştur. Biz daima onlara taze kan olurken onlar da nihayet Bosna Hersek savaşında, (Osmanlı topraklarında başka devletlerin işi yok) diyebilmişlerdir” dedi.
Osmanlı’nın Galiçya’da Macarları desteklediğini, 1. Dünya Savaşında müttefik olduğunu anlatan Şen, “Macarlar da Çanakkale Savaşında Osmanlı’ya destek olmaya geldi. Biz Sevr’i yırtıp attık ama onlar Trianon’u yırtamadılar ve bölündüler. Çünkü onlar da Atatürk yoktu. 2008-2010 arasında ataşe olduğum dönemde bir 10 Kasım programında kürsüde konuma yapan Macar, (Bizim bir Atatürk’ümüz yoktu) diyerek ağladı” şeklinde konuştu.
Türkiye’nin ilk uluslararası anlaşmayı Macaristan ile yaptığını ve bu sene 1000. Yılına girdiğini de kaydeden Şen, “Macar ve Türk millet tarihin hiçbir devrinde birbirinden kopmadı. Nitekim Türk Devletler Topluğuna Macaristan (gözlemci ülke) olarak konumlandı. Bizim tarihe kulak vermemiz ve iyi anlamamız lâzım” dedi.
Macaristan’ın etkin yapısına dair bilgiler de veren Şen, “Macaristan’da Kıpçaklar ve Komanlar vardır. İdil Bulgarları ve Hazar Türkleri ile bir arada yaşadılar. Macarlar Macar ve her zor durumda kaldıklarında Türkler onlara yardımcı oldu” diyerek sözlerini sürdürdü.
Macaristan’ın yerleştiği geniş bölgede Atilla’nın, Avarların da at koşturduğunu ama kimsenin orada uzun hüküm süremediğini anlatan Şen, “Macarlar buraya 890’lı yıllarda dört yüz bin kişiyle geldikten sonra Portekiz’e kadar uzandılar, hatta İstanbul’u a kuşattılar. Şaman olan Macarlar batıya seferleri durduktan sonra yaşadığı bölgenin dinini aldı. Bin yıl süren serüven böyle başladı ve Macaristan Krallığı kuruldu” dedi.