“TOPU ŞİŞİRİN….”
CENGİZ DÖNMEZ
Konyaspor, özellikle son iki haftada son dakikalarda yediği gollerle puan kaybetmesi, yeni hocanın gelmesine rağmen karamsarlığa yol açıyor..
Evet, hangi takım olursa olsun, son dakikalarda gol yemelerini ben pek anlayamıyorum.
Hocalar anlayabiliyor demek ki..
Yahu, son üç beş dakikaya girmişsin, bir taraflarını sık, topu kalenden uzak tutmaya çalış, hiç olmazsa, kazandığın puanı veya puanları heba etme..
Hepimiz böyle düşünüyoruz değil mi?
Elbette ki, akıllı olan herkes böyle düşünmeli.. Akıllı olan topçu da böyle düşünmeli, hocası da böyle düşünmeli..
Bazen görürüz akıllı topçular, son dakikalarda topu rakip köşe gönderine sıkıştırır vakit doldurur, zamana oynar..
Önceden bizim top oynadığımız yıllarda hocalarımız, böyle durumlarda saha kenarından bağırırdı, “topu şişirin… topu şişirin..” diye..
Elbette top şişikti ama, demek istedikleri, son dakikaları öyle oynayın ki, vakit çalın, topu kalenize yaklaştırmayındı… Topçular da öyle yaparlardı. Ya topu köşe gönderinin oralara sıkıştırırlar, taca vururlar, ileri atarlar, ileri bölgelerde taktik fauller yaparlar falan filandı…
Şimdi bakıyorsunuz, öyle gaalesizler ki, berabereler veya 1-0 öndeler, son beş-on dakikayı neredeyse kendi kale sahalarında kabul ediyorlar. Rakip de sağlı-sollu, kornerlerle, şutlarla bastırdıkça bastırıyor. Maçı izlerken, bizler bile “gol geldi gelecek.. ” diyoruz ve şaak diye gol geliyor.
Yani bizlerin, taraftarların bile gördüğünü hocalarımız göremiyor mu? Diyelim ki hocalarımız görüyor ve oyuncularına “topu şişirin..” diye yırtınıyor, milyon dolarlara imza atanlar bu kadar beyinsiz mi?
Sahamızda oynadığımız son Hatay maçında, 90’ncı dakikada Abubakar’ın kale dibinde rövaşata attığı golle 1-1 berabere kaldık, 3 puan’ı aldık derken, 1 puana razı olduk.
Ondan önceki Göztepe deplasmanında, 1 puanı aldık derken, 90+8’de ve 90+10’da yediğimiz iki golle 2-0 yenildik.
Evet, maç 90 dakika.. Oynanmayan süreler eklenince biraz daha uzuyor.
Ama her ne olursa olsun, ister Konyaspor ister bir başka takım..
Son dakika gol yiyip de mağlup oluyor veya berabere kalıyorsa, ben o sahada oynayan topçulara kabahat bulurum.
Aklını ayağıyla birleştiremezsen puan kaybedersin.
Recep Uçar hoca geldi, takıma dokundu ve ilk maçta Başakşehir’i yendik. Sonra deplasmanda Göztepe’ye uzatma dakikalarında yenildik, son maçta sahamızda Hatay’la yine son dakika yediğimiz golle berabere kaldık.
Hoca’nın, öğrencilerine biraz da bu son dakikalarda neler yapılacağı konusunda bir şeyler öğretmesi, onların mental yorgunluklarını gidermesi lazım..
Üç-beş maçta bir hocaların kellesini istemekle bir yere varamayız.